İmanın Geçerli Olmasının Şartları

İmanın geçerli olabilmesi ve sahibini ahirette ebedî kurtuluşa erdirebilmesi için şu şartları taşıması gerekir:

  1. İmanın dünyada hür iradeye dayalı bir tercih olması, baskı ve tehdit neticesinde veya dünya hayatından ümit kesildiği bir zamanda (ye’s ) yapılmaması gerekir. Daha önce mümin olmayan bir kimsenin, hayattan ümidini kestiği son nefesinde uğrayacağı azabı fark edip “İman ettim.” demesi hâlinde, onun bu imanı geçerli olmaz. Çünkü imanda esas olan gayba imandır. Son nefes anında kişi azabı gördüğünde, artık gayba imandan söz edilemez. Nitekim bir ayette “Artık o çetin azabımızı gördükleri zaman ‘Allah’a inandık ve O’na ortak koştuğumuz şeyleri inkâr ettik.’ derler. Fakat azabımızı gördükleri zaman imanları kendilerine bir fayda vermeyecektir. Allah’ın kulları hakkında değişmeyen âdeti budur. İşte o zaman kâfirler hüsrana uğrayacaklardır.” buyrulmuştur.
  2. Mümin, iman esaslarından birini inkâr anlamına gelen tutum ve davranışlardan kaçınmalıdır. Mesela Allah Teala’yı tasdik edip de Hz. Muhammed’in (s.a.v) peygamberliğine inanmayan mümin olamaz. Aynı şekilde farz veya haram olduğu kesin olarak bilinen bir hükmü kendi iradesiyle inkâr eden veya bunları alaya alan; puta, haça vb. şeylere tapan bir kimseye de mümin denemez. Yani aslında zarûrât-ı dîniyyeden birini inkâr ile dinin tamamını inkâr arasında bir fark yoktur. Nitekim Allah Teala “Şüphesiz, Allah’ı ve peygamberlerini inkâr edenler, Allah’a inanıp peygamberlerine inanmayarak ayrım yapmak isteyenler, ‘(Peygamberlerin) kimine inanırız, kimini inkâr ederiz’ diyenler ve böylece bu ikisinin (imanla küfrün) arasında bir yol tutmak isteyenler var ya; işte onlar gerçekten kâfirlerdir. Biz de kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır.”  buyurmaktadır.
  3. Mümin ne Allah’ın (c.c) rahmetinden ümidini kesmeli ne de ondan emin olmalıdır. Korku ile ümit arasında bulunmalıdır. Müminin “Nasıl olsa imanım var, o hâlde muhakkak cennete giderim.” düşüncesiyle kendinden emin olması veya “Çok günah işledim, ben muhakkak cehennemliğim.” diye Allah’ın (c.c) rahmetinden ümit kesmesi imanını kaybetmesine sebep olabilir. Bu konuda Kur’an’da şöyle buyrulur. “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümit kesmez…”; “Allah’ın azabından emin mi oldular? Fakat ziyana uğrayan topluluktan başkası, Allah’ın (böyle) mühlet vermesinden (azabının olmayacağından) emin olamaz.”

Okuma Tavsiyelerimiz

+ There are no comments

Add yours